Nemlendirme Nedir? Nasıl Gerçekleşir?
Nem, havanın içinde bulunan su miktarıdır. Nemi arttırmak için havanın içerisine su buharı ilave etmek gerekmektedir. Suyu buharlaştırmak için ise temel olarak 5 yöntem bulunmaktadır.
Yerleri ıslatmak ve suyun doğal olarak buharlaşmasını beklemek; bu yöntem, düzensiz ve kontrol edilebilir olmadığı için, birçok işletme için uygun değildir.
Sıcak buhar: bu yöntem aşırı maliyetli ve ortam sıcaklık şartlarını bozduğu için tercih edilmemektedir.
Soğuk buhar: bu cihazlar daha çok küçük hacimli alanlarda kullanılmaktadır. Çok hassas makinelerdir. Sıcak buhar gibi, soğuk buhar elde edilmektedir. (bebek odalarında kullanılan nemlendiriciler gibi…) nemlendirme kapasiteleri çok fazla olmadığından ve tek noktadan nemlendirme yaptıklarından, büyük hacimler için pek uygun değildir. haznedeki suyu buharlaştırma yöntemi ile çalışırlar. bu nedenle hazneye koyulan su buharlaştığında sudaki kireç, karbon, klor gibi suyun içinde olan tüm elementler haznede kalacak ve işleyici aksamı hasarlayacaktır. bu cihazlarda saf su kullanılmadığında maliyet ve bakım masrafları oluşturabilmektedir. saf su kullanıldığında ve uygun hacimler için tercih edildiğinde hiç ıslaklık hissi vermeden nemlendirme yapabilmesi en büyük avantajıdır.
Islak petler: bu yöntem daha çok yaz aylarında kullanılabilecek bir yöntemdir. Yılın tüm zamanlarında kullanılamaz. Fiyat olarak da, bir sonraki seçeneğe göre maliyeti biraz daha yüksektir. daha çok serinletme maksatlı kullanılmaktadırlar. nemlendirme bu fonksiyonun yan ürünü olarak fayda sağlamaktadır. dışarıdan emilen hava, ıslak petlerden geçirilerek iç ortama verilir. taze hava içerisine su buharı eklenerek iç ortama basılmış olur. bu da basılan havayı 5-10 dereceye kadar soğutur. kış aylarında hava zaten soğuk olduğu için ıslak petler nemlendirme için kullanılamazlar.
Basınçlı su püskürtme yöntemi: bu bizim en çok kullandığımız sistemdir. Bu nemlendirme yöntemine “yüksek basınç ile suyu havaya püskürterek yere düşmeden havanın içerisine nüfuz ettirme yöntemi” diyebiliriz. Diğer tüm yöntemlere göre maliyeti daha düşüktür. Büyük hacimler için nem kontrolünde en uygun yöntem budur. Boru hattı ile birçok noktadan püskürtme yapılarak nemin ortama eşit dağılması sağlanabilmektedir. Bu sistemlerde suyun basıncı ne kadar yüksek olursa ıslaklık hissi o kadar az olmaktadır. Buna göre a) yüksek basınçlı 50-70 bar – b) orta basınçlı 16-20bar - c) düşük basınçlı 2-6 bar-- olarak 3 gurup püskürtme yöntemi bulunmaktadır.
Düşük basınçlı sistemler: maliyet çok uygundur. Nemi kontrollü bir şekilde yükseltebilirsiniz. su zerrecik çapı büyük, püskürtme basıncı küçük olduğu için Islaklık oluşumu vardır.
Orta basınçlı sistemler : maliyeti uygundur. Mikron mertebesinde püskürtme yapabilirsiniz. su zerrecik çapı küçük, püskürtme basıncı orta düzeyde olduğu için Islaklık oluşumu yok ile var arası bir pozisyondadır. "püskürt-dur" zaman döngüsünün doğru ayarlanması ile ıslaklık oluşumu yok seviyesine indirilebilmektedir. Tek pompa ile max. 50 uç kullanılabilir. (sisteme fan ilave edilerek de *ıslaklık hissi azaltılabilmektedir*.)
Yüksek basınçlı sistemler : maliyeti düşük ve orta basınçlıdan fazladır ama diğer nemlendirme ürünlerinden düşüktür. Çok fazla uç, tek pompa ile çalıştırılabilir. Islaklık oluşumu azdır. "püskürt-dur" zaman döngüsünün doğru ayarlanması ile *ıslaklık oluşumu yok* seviyesine indirilebilmektedir. (sisteme fan ilave edilerek *ıslaklık tamamen yok* mertebesine kadar çekilebilmektedir. )
Yüksek basınçlı ve orta basınçlı püskürtme sistemlerinde farklı nozul tipleri (püskürtme memesi) ile farklı mikronlarda püskürtme yapılabilmektedir. Mikron çapın küçülmesi ıslaklık oluşumunu azaltır. Örneğin ortama hesaplanan su miktarını yedirebilmek için 2 lt su püskürtmemiz gerekiyorsa, 10 mikronluk nozul kullanıldığında yaklaşık 60 adet nozul, 20 mikron ile 30 adet nozul, 30 mikron ile 20 adet nozul kullanmak gerecektir. Şayet su kalitesi kötü ise 10 mikron nozullar 30 mikron nozullara göre daha çok ve daha çabuk tıkanacaktır. 10 mikron kullanılırsa, ıslaklık oluşumu daha az olacaktır ama 30 mikrona göre daha çok uç kullanılmış olacaktır. Nemlendirme yapılacak yerde, Eğer ıslaklık durumunun olumsuz etki yaratmayacağı 20 nokta varsa 30 mikronluk uçlar kullanılıp maliyet de daha aşağı çekilebilmektedir. Tüm bu değerlendirmeleri yaparak işletmeniz için en uygun sistem hangisi olacağını seçmenizde, uzman personelimiz sizlere yardım etmektedir.
Püskürtme sistemleri fonksiyon olarak püsküt-dur döngüsü ile çalışmaktadır. Bunun nedeni ise püskürtme süresi uzadığında püsküren su zerrecikleri havada daha büyük damlacık oluşturabilmektedir. Bu damlacıklar da aşağı düşerek hafif ıslaklık hissi oluşturabilmektedir. Sismist Ana Makinelerinin üzerinde olan zamanlayıcılar ile kullanıcılar kendi işletmeleri için en uygun aralığı seçebilmektedir. Bu da bu sistemlerin ıslaklık oluşturmadan nemlendirme yapmasını sağlamaktadır.